Birinin sizin yerinize veya sizin için yaptığı iyilikleri iki şekilde; yapılan iyiliğin söylenmesi ya da durması ile fark ediyorsanız ortada bir problem vardır ve sizinle ilgili problem iyiliğin yüzünüze vurulmasından ziyade sizin vaktinde bu iyiliği ve yapanı fark etmemenizdedir.
Zaman, fiziki boyutların sanal olan dördüncüsü, elle tutulamayan. Zaman, içinde olayların ardı ardına gerçekleştiği boyut… Bilim adamlarına göre, aynen ışığın bükülebilmesi gibi zaman da eğrilip, bükülebilir ve eğer doğru koşullar gerçekleşirse yani yeterli hız yakalanırsa önce geleceğe ve daha sonra da geçmişe sıçramak mümkün olabilir. Bunu zaman yolculuğu gibi basit kavramlarla karıştırmayın. Bu şu “an” ın da içinde olduğu bir kavram. Öyleyse ne demek bu? Bu soruya cevap verebileceğimi pek sanmıyorum, haddime de değil zaten. Ama bu soru etrafında dolaşıldığında dahi çok farklı yerlere çıkan kapılar bulabiliyor insan. Çok sevdiğim bir çizgi dizide bir keşiş (“Avatar”) hava, su, toprak ve ateşi bükebiliyordu. Tüm dünyayı kurtaracak kişi olan keşişin bile zaman üzerinde böyle bir gücü yoktu. Sonra “Matrix” ve “Neo” var. Ancak o da olaylara hükmeder gibiydi, zamana değil ya da ben öyle algılamıştım. “Aslında bir kaşık yoktu!” ve “Kırmızılı kadın da bir ajandı.” değil mi? Ya “Hiro” iç...
Peki ya yaptığınız iyilikler her defasında kocaman bir bencillik olarak geri dönüyorsa size?
YanıtlaSilBence bu hayat son zamanlar da iyilik yapmak için çok kötü bir yer olmaya başladı..
İnsanlar yaptığınız iyiliklerin iyilik olduğunun bile farkında olmadan sizleri yargılamaya ve hep daha fazlasını istemeye başladı..
Farkındalık? Evet aslında ihtiyacımız olan en önemli şey bu sanırım..