Ana içeriğe atla

Kayıtlar

Aralık, 2016 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Müs-lü-men

İnsanlığın yakın tarihi önleyebilecekken önlemediği katliam "görüntüleri" ile dolu. Afrika'da, Avusturalya'da, Amerika'da milyonlarca insan katledildi. Tarih hepsini yazıyor. Ancak çok daha yakın tarihimizde de katilam ve soykırımlar devam ediyor. Mal, mülk, para uğruna ve bazen din ya da özgürlük denen dinsizlik adına ama en acısı aynı "Tanrıya" inanan ve hatta aynı "mesajcıya" inandığını söyleyen insanların mezhepcilik adına işlediği "insanlık" suçları devam ediyor. Hem de öyle yazılı tarih olarak değil. Bu katliamlar kanlı canlı bir şekilde kayıt altına alınarak yapılıyor. İşte son örneği yanı başımızdaki Halep! Aşağıdaki resim Halep'ten kalanların bir kısmı... İnsanlar mı? Kalan bir avuç insanı da aynı dinin bağlısı olduğunu iddia eden Suriye ve İran rejimi, Rusya denen melanetin de desteğiyle, yoketmeye çalışıyor. Yok edemediklerini de yerlerinden, yurtlarından attılar. Srebrenitsa katilamını hatırlayanınız var mı? G

Distopya

Kızmayın! Şaşırmayın! Üzülmeyin! Bu dünyayı elbirliğiyle var ettik. Kitabı okumadık. Doğru yol yerine hep tali ve yanlış yolları tuttuk. Adaletin ırzına geçtik! Oysa titizlikle ayakta tutmamız emredilmişti. Ülkedeki her kurumun, kavramın içini boşalttık. Bilindik ne kadar güven veren yer varsa hepsini gömdük! Üzerini de balçık ile kapattık. Doğru hiçbir uygulamamız, politikamız, görüşümüz kalmadı. Günümüze ait ne varsa karaladık. Geçmiş zaten karalanmıştı! Kirletecektik tüm renkleri, önceliği beyaza verdik! Devlet kurumları ile başladık. Milli bir eğitimimiz zaten yoktu. Ordumuzu el birliğiyle yıktık. Adaleti insan eliyle dağıtacak olanda adalet olmadı mı bize ne kalacaktı ki! Adalet kendi çatısının yıkıntıları altında kaldı. Çatıyı yıkanda temizliğin simgesi kardı! Meclis bizi temsil etmiyordu! Oradaki herkes çıkarcı, yalancı ve hırsızdı; bizlerden farklı olarak! Ulusal yardım kuruluşlarımız bir bir tükaka edilmişti. Sivil toplum örgütlerimize sıra geldiğinde onları da birbiri