Önceki hafta sonu iki gün üstüste ilginç şeyler oldu. İkisinde de aradan geçen onca zamana rağmen hayatımda, şehrimde ve ülkemde ne az şeyin değiştiğini fark ettim. Daha doğrusu en eğitimlisinden en cahiline herkesin inatla bulunduğu yeri koruduğuna birkez daha şahit oldum. Cumartesi günü kayınbiraderin nişanı vardı. Şatafatlı, üst perdeden şeyleri hiç sevmiyorum malum... Ama bazen mecbur kalıyor insan, normalde salonda yapılan nişan, sünnet düğünü gibi "gereksiz" olduğunu düşündüğüm organizasyonlara katılmıyorum. Hoş buna da katıldığım pek söylenemez. Dışarıda, geçen sene eşim vasıtasıyla tanıştığım bir arkadaşla muhabbet ettik. Arkadaş oğlu okula başladığından beri yaşadığı problemleri anlattı. Daha doğrusu yarıya kadar gelmişti ki ben geri kalanını tamamladım ve muhtemelen ileride neler ile karşılaşacağından bir buket yaparak kendisine sundum! Çocuk neredeyse benim yaşadıklarımın aynını benden 30 -yazıyla otuz- yıl sonra yaşıyordu. Olaylara bakış açısı farklı, hızı far
Etrafımdaki duvar beni içeriye değil, diğerlerini dışarıya hapsediyor!